Kadın Ve Hamilelik

Çocukla İletişim

Çocukla İletişimde 19 Önemli Nokta

Çocuklar daha anne karnındayken anne baba ile iletişim kurarlar.

 

Örneğin siz elinizi karnınızın üzerine koyduğunuzda veya hafifçe bastırdığınızda tepki olarak size tekmeyle karşılık verirler.

Dünyaya geldikleri zaman da bu iletişimi sürdürürler.

 

Anne ve babaya karşı daha duyarlıdırlar.
Dolayısıyla çocukla kuracağımız iletişim anne-baba ve çocuk arasında oluşabilecek sorunların oluşumunda ve çözümünde etkilidir.

Çocukla iletişimde dikkat etmemiz gereken noktaları sıralayacak olursak;

 

 

  • Dinlemeyi öğrenmek

iletişimSorduğumuzda her anne-baba çocuğunu dinlediğinden bahseder ancak bunu ne kadar başarabiliyoruz?
İster istemez anne-baba olarak çocuğun konuşmasına müdahalede bulunuyoruz. Oysa ki yapmamız gereken sabırla çocuğun kendini ifade etmesine fırsat tanımak daha sonra kendi fikir ve düşüncelerimizi belirtmek.

  • Eleştiriye tahammül

Eleştiri kimden gelirse gelsin kimsenin pek hoşuna gitmez ki bir de sizin evladınızdan geliyorsa hepten can sıkıcı gelebilir. Ancak biliyoruz ki herkes bazen isteyerek bazen de farkında olmadan hatalar yapabilir. Buna anne-babalar da dahil.

  • Tartışmayı bilmek

Tartışma denildiği zaman genellikle toplum olarak yanlış anlıyoruz. Tartışma bir kavga hali değildir. Bir konu hakkında karşılıklı fikir belirtmek, konuyu enine boyuna masaya yatırmak, karşıt görüşleri sunmak bir tartışmadır. Tartışmayı çocuklarımızla yaptığımızda bizlere saygısızlık yapmışlar gibi algılamamalıyız.

  • Aile içi iletişim

Aile içinde her bireyin birbiriyle farklı bir iletişim kurma şekli vardır. Önemli olan bir şekilde iletişim kurup arada kopukluk sağlamamaktır. Ailenin ortak sorunlarını birlikte konuşabiliyor ve sohbet şeklinde paylaşımda bulunulabiliyorsa sağlıklı bir aile içi iletişimden bahsedebiliriz.

  • Beden dili

Çocukla kurulan iletişimde sözsüz mesaj dediğimiz beden dili de oldukça önemlidir. Örneğin çocukla iletişim kurarken kaşlarımızı çatar veya başımızı sağa ce sola sallarsak çocuğa olumsuzluk anlamı göndeririz. Öte yandan çocuğu alkışlar veya sarılırsak burada da olumlama yapıp çocuğu desteklemiş oluruz. Beden dilimize dikkat ederek gerektiği yerde doğru mesajlar vermeye özen göstermeliyiz.

  • Tutarlı olmak

Anne-baba olarak çocuğun herhangi bir davranışına ortak tutum geliştirmek ortak tepki vermek önemlidir. Annenin olumsuz karşıladığı bir durumu baba desteklerse tutarsızlık oluşur ve çocuk ne yapacağınızı bilemez. bundan dolayı anne-babanın ortak tutum ve davranış sergilemesi çok önemlidir.

  • Övgü

Kimi anne-baba çocuklarına övgücü sözler kullandıklarında çocuklarının şımaracaklarını düşünürler. Ancak her insanın övgüye motive edilmeye ihtiyacı vardır. Çocukları yeri geldiğinde överek, motive ederek güdülemek başarılı davranışlarını pekiştirmesinde ve yeni başarılara adım atmasına kolaylık sağlar.

  • Empati

Empati kurarak bizlere saçma hatta gereksiz gelen durumları çocuğun gözünden görerek ve hissederek yaklaşmak onu ve davranışını anlamamız konusunda büyük kolaylık sağlar.

  • Kıyaslama

Sadece çocuklar için değil her insan için kıyaslanmak hoş etkiler yaratmayabilir. Bireyin kendisinde yetersizlik duygusu oluşabilir, kıyaslandığı kişiye karşı olumsuz duygular gelişmesine sebep olabilir.

  • Zaman ayırma

Çocuğun ihtiyacı olan sevgiyi en iyi ona zaman ayırarak birlikte vakit geçirerek sağlayabiliriz. Birlikte oyun oynayarak, etkinlikler yaparak sevgimizi ve ilgimizi çocuğa gösterebiliriz. Önemli olan çocuğa gösterdiğimiz ilginin çocuğun ihtiyaç ve isteklerini gidermeye yönelik olmasıdır.

  • Sevgiyi ifade etme

İnsanlar hava ve su kadar sevgiye de ihtiyaç duyarlar. Çocuğun kendini mutlu ve güvende hissetmesi için anne-babasının sevgisinden emin olması gerekir. Çocuğa onu sevdiğimizi sadece sözlerle göstermek yeterli değildir. Dokunmak, gülümsemek, okşamak veya öpmek gibi beden dilimizi kullanarak sevgimizi belli edebiliriz.

  • Öfkeyi kontrol etme

Çocukların haddini aşan, sınırları zorlayan davranışlar sergilediği bazı durumlarda ebeveynler olarak ortadaki hatalı ve yanlış durumu düzeltmek niyetiyle yaklaştığımızda öfkemize hakim olamayıp ceza yöntemlerine başvurabiliriz. Öfkeyle başvurduğumuz bu yöntemler çocuklar üzerinde olumsuz etki bırakabilir. Dolayısıyla amaçlanan sonuç elde edilemeyip yalnızca anne babanın öfkesi dinmiş olur ve çocuklarla olan olumlu ilişkimiz ciddi zararlar görebilir.

Bu tarz öfkelendiğimiz durumlarda çocuklarla iletişimimizin zarar görmemesi için yapılacak şey öfkemiz dinene kadar ortamdan uzaklaşıp sakinleşmeyi beklemektir. Sakinleşip öfkemiz dindiği zaman çocuklarla iletişime geçip olumlu bir şekilde devam edilebilir.

  • Sözlü mesaj

Günlük konuşma dilinde kullandığımız bazı sözcüklerin çocuğu ne kadar zedelediğini tahmin etmek zor değildir. Çocukların hata yaptığı bazı durumlarda anne babaların çocuğa karşı kullandığı bazı ‘aptal, salak, senden adam olmaz’ gibi terimlerin çocuğun kişiliğine ne kadar zarar verdiğinin farkında değiliz. Ki bu tarz söylemler çocukların yaptıkları davranışlarını değil kişiliğini kapsayan söylemlerdir. Bundan dolayıdır ki ortadaki yanlışı düzelmek bir yana tepki oluşmasına sebep olabilmektedir. Bu tarz söylemler yerine çocukla iletişim kurarken bizi neyin rahatsız ettiğini veya hangi davranışının hoş olmadığını, yanlış olduğunu açıkça ifade ettiğimiz bir iletişim yöntemi çocuğun vermek istediğimiz mesajı doğru bir şekilde anlamasına yardımcı olacaktır.

  • Karşılıklı güven duyma

Anne-baba ve çocuk arasındaki sağlıklı iletişimin temel koşullarından biri güven duygusudur. Öncelikle anne-babaların çocuklarına güvenilir olduklarını göstermeleri ve bununla tutarlı davranışlar sergileyerek bu duyguyu sarsmamaları gerekmektedir. Anne ve babasına güvenen, onlarla her şeyini sıkılmadan paylaşan çocukların anne-babasıyla sağlıklı ve güvene dayalı iletişim kuramayan çocuklara göre hata yapma olasılıkları daha düşüktür.
Diğer yandan anne ve babaların da çocuklarına ona güvendikleri mesajını vermeleri gerekir. Şüpheci, her davranışını sorgulayan, sürekli çocuğunu sıkı takipte tutan ve hesap soran anne-babalar çocuğa güvenmedikleri mesajı vermektedirler. Bu da karşılıklı güven duygusunu zedeler.

  • Duygularını rahatça ifade edebilme şansı

Her çocuk kendisini kolaylıkla ifade edemeyebilir. Bu gibi durumlarda çocuğa öncülük etmek gerekmektedir. Örneğin üzgün görünen çocuğa ”Seni üzgün görüyorum, seni üzen şey nedir” diyerek iletişim yolunu açabiliriz. Aynı zamanda anne-babaların da kendi duygularını çocukla paylaşması gerekmektedir.

  • Saygı

Anne ve babaların en çok şikayet ettikleri konulardan biri de çocuklarının saygısız söz ve davranışlarıdır. Bu davranışın ortadan kaldırılabilmesi için de ilk önce bizlerin çocuğa saygı duyması gerekmektedir. Öncelikle anne-baba çocuğa gereken saygıyı göstermeli öncü olmalıdır ki çocukta aynı şekilde saygılı söz ve davranışlarda bulunsun. Saygı konusunda çocuğa örnek olarak ondan da saygı beklemeye hakkımız olacağı anlamını taşır.

  • Hoşgörü

Çocuklarla kurulan iletişimde hoşgörü olmazsa çocuğun her davranışı bizi rahatsız edecek ve öfkelenmemize sebep olacaktır. Bu da anne-babanın çocukla olan iletişimini olumsuz yönde etkileyecektir. Çocuğa koyulan belli kurallar ve kısıtlamalar ile belli isteklerini gerçekleştirerek, bazı yanlışlar yapmasına müsaade ederek çocuğun gelişimini tamamlamasına destek olunmalıdır.

  • Çocukla çocuk olma

Çocuğa karşı sürekli yetişkin bir birey olarak yaklaşıp iletişim kurarak sağlıklı bir iletişim kurulamaz. Yeri geldiğinde çocuğa karşı uygun konuşma dili kullanarak, onunla empati kurarak, bazen birlikte oyunlar oynayarak sorunu çözebiliriz.

  • Soruları cevaplama

Çocuklar gelişim süreçlerinde etrafı ve dünyayı tanımak için sorular sorarlar. Öğrenebilmeleri için sorular sormalı ve bu soruların kendi gelişim düzeylerine göre cevaplanması gerekmektedir. Bazen sorular o kadar yoğun gelir ki anne ve babalar bıkkınlıkla çocukları tersleyebilmektedir. Bunun yerine sabırlı olmalı ve çocuğun soruları uygun bir şekilde yanıtlamalıyız. Bazı cevaplarını bilmediğimiz sorular geldiğinde çocuğa bunun cevabını bizim de bilmediğimiz isterse birlikte araştırıp öğrenebileceğimiz söylenerek cevaplar araştırılmalıdır.

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu